ŞAHMARAN...1993..Vega film-Ülker Livaneli/Yönetmen:Zülfü Livaneli
Türkan Şoray-Mehmet Balkız-Faruk Peker-Rana Cabbar-
1988..”SİS” filminden sonra Vega Film ile birlikteliğimiz sürdü,bu arada THY ve Pozantı-Gaziantep Otoyol belgesel çalışmaları sonrası bu proje gerçekleşti.
Şunu kesin olarak,altını çizerek belirtmeliyim ki yüzlerce proje arasında “SİS”in çok ayrı bir yeri vardır meslek yaşamımda.Bunu “SİS” filminde belirteceğim.
“ŞAHMARAN”ın “SİS”ten de başarılı olacağına çok inanmıştım ve projede
de çok heyecanlanmıştım.biz sinema emekçileri ne isteriz.İyi bir proje-yapımcımız için bol kazanç,yurt içi-dışı başarılar ve devamında gelecek yeni projeler ve yeni başarılar...
Filmin en önemli olayı Şahmaran'ın yılan kuyruğu idi.Ve bu filmin atar damarıydı bence.sırf bu iş için konusunda dünyaca tanınmış iki kardeşin
Avustralya'dan geleceğini öğrendiğimde rahatlamıştım.Zülfü abi her zamanki
saygın kimliği,sessizliği ve de efendiliği ile rahatlatmıştı beni.Görüntü yönetmeni Erdal Kahraman'ı Zülfü abi de çok istiyordu ve ayarladım. Faruk Peker, konusunda basında-magazinde çıkan haberler haklı olarak düşündürürken
ki(Faruk Peker bence anlaşılamamış bir değerdir Türk Sineması'nda ve altı
hep oyulmaya çalışılmış bir kardeşimizdir.Nedeni fiziği-kültürü-işe saygısı-yabancı prodüksiyonlarla çok çalışması,kendi standartlarının olması gereğini
hissettirmesi bence hep anlaşılamadı.Konuştum,aile yakınımızdı.anlattım ve yırt
bu filmle ..ne kendini ne beni mahçup et dedim.Kotardık..çok da iyi oldu)
Mekan..ana mekan dı.ve çok da önemliydi.Haliç-Anemas Zindanları-Eyüp İskelesi..
1972 li yıllarda “BATTAL GAZİ”seri filmlerinin,sonrasında “KARA MURAT” seri filmlerini bu eşsiz mekanı önermiştim,ayrıca alternatifi de yoktu..Bu tür filmlerde,projelerde mekan çok önemli ve bence de işin yarısıydı.
Şuna inanmıştım,öylesine bir ülkede sinema yapıyorduk ki;ne istersek doğal..
Sofrada hazır.yok ..Yok..herşey bi yerlerde hazır...Bu nedenle şu sözleri mihenk edinmişimdir ve bana aittir. “Yabancılar araziyi kendine uydurur(milyon dolarlarla dekorunu hazırlar-çünkü tüm dünyaya satacağı kopya sayısı bellidir,hasılatı da az çok tahmin etmektedir)Biz Türkler ise araziye uyarız.Çünkü arazimizde ne istersek var olan eşssiz bir ülkemiz vardır.Yerebatan sarnıçları-Yedikule Surları ve Anemas Zindanları..Dekor değil
Orijinal mekanlar..Sahici yani..Dekor kokmuyor ...
Türk Sineması'nda dönem formülü vardır.Köy filmleri-Tarihi filmler-Aşk Filmleri-Bir aralar sex filmleri furyası da araya sıkışmıştı-Komedi filmleri-
Bu döngü zaman içinde döner döner ,günümüzde de dizilerde olduğu gibi..
Ben de uzun yıllar Anemas konulu proje olmadığından uğramamıştım mekana.
Uzatmıyalım.. o arada yukarı deliklerden ne atılmışsa atılmış,atan atana.Yıllar içinde kuyu misali boğazına kadar molozla doluyor tarihi ANEMAS ZİNDANLARI!!!!!!!
ZÜLFÜ LİVANELİ..İsmi-projesi-Türkan Şoray-Haliç(Goldenhorn-Altınboynuz),Türkiye'nin tanıtımı..Tüm bu noktalar,Fatih Belediye Başkanı
Yusuf Aslan'ın,ve yardımcısı günümüzde büyükçekmece Belde başkanı Hasan
Başkan'ın büyük ilgi ve yardımları..Netice... 155 kamyon atık temizleniyor.!!!
Mekan hazır..İşte olmaması gereken.. saç ayaklarında sıkıntı..Önce Avustralya'lı
specialeffecktçi kardeşler gelemiyor.ardından Görüntü Yönetmeni Erdal Kahraman olmuyor.Olacakları hissediyorum,uyarıyorum,çırpınıyorum..Ama ok
yaydan çıkmış..Tüm kurduğum ekip..Meslek hayatımda bir ilktir.Tek tek görevden alınıyor.Bir tek ben kalıyorum.İşin selameti ve çok sevdiğim, paylaştığım ekmeklerini yediğim LİVANELİ'lerin, güzel insanlıkları adına,son noktaya kadar işime sahip çıkıyorum.
Bana sorarsanız ben haklıyım,sevgili Zülfü-Ülker Livaneli çiftine de bugün
sorarsanız “zafer haklı çıktı”diyeceklerdir.Çünkü seçilen adam,hadi adını da
söyleyeyim ÜMİT GÜLSOY..Yeşilçam'da ,Türk Sineması'nda esamesi okunmamış bu problem,önce ekibi-sonra filmi yedi.!!Atardamar.!!! ŞAHMARAN'ın yılan kuyruğu...onun işi değildi..Görüntü Yönetmenliği ise hiç
değildi..Kıstas 1993 sonrası benim yaptıklarım ortada.Görüntü yönetmenin de ilk ve son filmi oldu..Hancı-Yolcu esprisi.!!
Yazık oldu Zülfü abinin projesine,Ülker Hanımın finans çırpınışlarına..
Yazık oldu Anemas zindanlarına..Türkan Şoray ve tüm emekçilere..
En üzüldüğüm tek nokta ise..Bu filmle Zülfü Livaneli'nin Sinemaya nokta koyuşu idi..1993-2009. İnat etti üstad..16 koskoca yıl..Film müzikleri-Mutluluk
senaryosu-Romanlar-Siyaset-Konserler-Ödüller vd.ZÜLFÜ LİVANELİ ...
Türk Kültürü-Siyaseti için her alanda önder bu ismin Türk sineması için de çok önemli hizmetleri yadsınamaz..Temennim küskünlüğünü bırakıp,Türk sineması için mutlak bir şeyler yapacağıdır..Yapmalıdır da..Çünkü o LİVANELİ...Zor günlerin adamı-bilge kişisi-sanatçısı..Bence en önde gelen BEYFENDİSİ...